5 Nisan 2015 Pazar
Gelişigüzel Deli Saçmaları - 1
Posted on 01:52 by Unknown
Rorschach mürekkep lekesi gibi seviyorlardı. Zayıf oğlan; kızıl saçı koklayıp taze delikanlı öpücüğü koyarken kızıl çamları özlemekten, kızıl çamların içindeyken de kızıl saçın yokluğunu hissetmekten yorulmuştu. Kızıl saç da alttan alacağı derslerin hesabıyla meşguldü. Onları öylece bıraktım. Ben varken zayıf oğlan kızıl saçın dizine rahat rahat uzanamıyordu.
_ _ _
"Seneye kurbanda fil mi kessem anakonda mı kessem?" diye düşünür gibi oturan beyamcaya "ateşin var mı dayı?" dedim. Canım benim, çıkardı, uzattı. "Dayı ben sigara içmiyorum." dedim ve yürüdüm. Arkamdan sövdüyse helal-u-hoş olsun; haklı.
_ _ _
Dün... İkinci sınıfın ilk günü sabah serinliğinde ben ona hayran hayran bakarken ana girişten giren ve yokuşu usul usul çıkan at var ya, o atın kinli bakışlarına denk gelmemek için yurdun altındaki pastaneye -hiç ihtiyacım yoktu ama- saptım. Madem saptım, dedim. Çay aldım. Çay güzeldir. İçerek fakülteye yürüdüm. O sabah gözlerim dolmuştu, içimden geçenleri hatırlamıyorum. Şimdi gözlerim titriyor fakülteye girerken, içimdeki buharları tutamıyorum.
_ _ _
Derste gene kötüleştim. Ara verilene kadar dayanabilirsen dayan. Ağzımı açamıyorum.
_ _ _
Öğle güneşini eze eze yıllar geçiyor. Sabitim artık, kendimden kâhinim. Başıma ne gelecek, ne olursa ne olacağım, ne olmazsa ne yapacağım, ezberlemiş hâfızım. Hafızama hâkimim. Birlikteyken mutluyum, gerekliyse yalnızım. Hayatımın duvarından bazen gölge geçiyor.
Sana anlatmadılar mı yağmur yiyen kırlangıcı? "Zamanın birinde" diye başlamadılar mı anlatmaya? Masalların eksik, masalların küflü. Bin bir gece, bin dört akşam, sobanın başında hikâye dinlemedin mi?
_ _ _
Yakın köylerden uzak ülkelere kadar...
Ot.
Çalı çırpının arasında ihtiyaçlarını gören genç oğlanlar ve kızlar...
Köylüler ve çalıları unutmuş şehir insanarı. Uzaklar. Denizden uzak kalmamak gerek.
_ _ _
Çay içecem, sonra yatacam.
İç.
____
04.04.'15
23:18
Eski İskele Yarasası
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)















0 yorum:
Yorum Gönder